Search This Blog

Saturday, July 30, 2011

Ama Ben Onları Çok seviyorum...

Benim hayatım şu şekilde ikiye bölündü: Kediden önceki ve kediden sonraki hayat.
Bazen kediden onceki zamanlarda yazdıklarımı da okutacağım size ki; kedinin beni nasıl değiştirdiğini göresiniz. Kedi bana bir site önermişti. Eğer önerdiyse iyi bir yerdir dedim ve hemen üye oldum.

Cennet gibi  yerdi. Nasıl da iyi arkadaşlar edindim orada. Bir türlü inanamıyordum. Kendi kimliğimle üye olmuştum oraya. Utanıyordum da. Bir çok şeyi anlamaz ve gülen surat koyarak anlamış gibi yapardım. Çünkü “anlamadım” dediğimde bana gülüyorlardı.

Her kesi konuştukca çok seviyordum. Ya tabi bazen sinir bozucu kişilerle de karşılaşıyordum ama iyi insanların etkisi diğerlerini bastırıyordu. Onları umursamıyordum. Ama fark ediyordum ki; hep erkeklerle arkadaştım. Bir kızla pek arkadaşlık etmezdim.

Ama bir gün, bir melek BIG IN JAPAN adlı şarkıyı yayımladı. Serdem beğenmişti ve bu çocuk beğenmişse iyi bir şeydir , bir bakıyım dedim. Sahiden de harika bir şarkıydı. Yorum yazdım.

Aslısın ile (bu feedi paylaşan kişi) ilk defa orada konuştuk. Abone oldum ona, o da bana abone oldu. Sevindim. Kadın abonelerim vardı ama onlarla pek konuşmuyordum. Ama Aslısın farklı oldu. Mıknatıs gibi çekti beni kendine. Sevdim onu hem de çok, tahmin edilemeyecek kadar.

Böylelikle, hayatımda bir yenilik daha olmuş oldu. Bir kadın, benim yaşama şeklimi bile bile benimle arkadaş olmuştu. Buna pek de aklım yatmıyordu çünkü ben daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim ki. Beni burada da severler tabii ki ama gerçek kimliğimle değil. Beni gerçek kimliğimle seven insanlar bulmuştum, bu site sayesinde. Bunun hep bir ruya olduğunu düşündüm, hala da öyle. Çünkü daha önce hiç yaşamadığım bir şeydi. Ben kim bu kadar sevgi görmek, bu kadar mutlu olmak kimdi?

Aslısın öyle bir insan ki; kelime bulamıyorum, onu anlatmak için. Hangi kelimeyi kullansam onun yanında anlamı kalmayacak ve Aslısın’ı anlatmaya yeterli olmayacak. Balacanımdır o benim. Balacanın da hikayesi şöyle oldu =D

Şimdi ilk defa ben birisine “Abla” diyordum. Aslı’yı da çok seviyorum ya, ona canım ablacım diye hitap etmek istiyorum ya da ablacım. Yazarken çok sakarım ve ona ablacan demek isterken; ikinci harfin yerini değiştirince; “ablacan” yerine “balacan” oldu =) ve fark ettim ki; canımım içi (Aslı) bunu çok sevdi ben de öyle kalsın dedim.

Aslı bazen, beni sevdiğini söylüyor. Buna inanmak istiyorum. Ama içimde bir yerlerde inanamıyorum. Bu sadece Aslı için geçerli değil, oradaki diger arkadaşlar da beni sevdiklerini söylediklerinde; onlara inanamıyorum. Belki inanamadigim şey bunun sahici olmasıdır. Gerçeklere, sahiciliğe pek alisik degilim maalesef. Hep bir maske kullanarak yaşadım.
Hala da maskem var ve bazıları için hep olmaya devam edecek. Bazılarınız, bana ikiyüzlü diyebilirsiniz ama fark etmez. Hakaretlere de alışığım ben.

İnsanlardan tek istediğim, beni anlamaları. Hiç düşünmeden birini kınamak çok kolaydır ve herkes maalesef, hep en kolayına kaçar ya ...
Kolaya kaçmayan ve beni anlayan bu insanları öyle çok seviyorum ki... <3

2 comments:

  1. İlk yorumun da benden olmalı ama. Güzel kalbini tanıdığıma çok mutluyum imber, sen hep mutlu ol.

    ReplyDelete
  2. Balacanım dediyim gibi seviklerim hep mutlu olsun bende mutlu olurum =)

    ReplyDelete