Search This Blog

Tuesday, October 11, 2011

Fırtına


Hayatda herşey ola biliyor demek ki. İnanamyacağın, “yo, hayır ben yapmam” dediklerini hiç bilmeden bile yapıyorsun. Sonrada bide bakmışsın ki sende içeridesin.


Kendimi kayb ediyorum. Tam buldum çıkarıyım derken yine kayıyıorum ellerimden. Zayıf mıyım ne?


Bir şey oluyor hiç düşümeden mutlu oluyorum. Sonunu merak etmiyorum. Yalnış mı doğru mu diye merak etmiyorum. Hemen mutlu olamaya çalışıyorum. Neden peki? Buna ihtiyacım mı var o yüzden mi?


Artık insanlardan soğuduğumun farkına vardım. Fazla muhabbet edemiyorum. İnsanların yüzüne bakamıyorum. İğreniyorum. Suratlarına tükürmek istiyorum. Ama tam aksini yapıyorum. Onlara gülümsüyorum. Onları aldatıyorum. Böyle intikam alıyorum. Sanırım kendimce. Onlarda sen ne kadar pozitif birisin diyorlar bana. Hiç problemlerimin olmaması onları merakta bırakıyor.


Yada hayata karşı direniyorum. Onun tüm verdiyi ve vermeğe devam etdiği acılara rağmen direniyorum. Hani eski bir hikaye vardı. “ bir çiçek gereksiz yerde bitiyor. Ve rüzgar ona burada bitemezsin, çık git diyor. Ama o gitmiyor. Duruyor. Rüzgar ben işimi bilirim diyor ve hemen işe başlıyor. Fırtına koparıyor. Çiçek dayana bildiği kadar dayanıyor. Ama çok kısa. Bunu kendisi de biliyordu. Ve fırtınaya dayanamayıb uçub uzaklara gidiyor....”
Ben de dayana bildiğim kadar dayanıcam. Savaşmadan kayb etmiyeceğim.. Ben de  fırtınamda uçub gideçeğim...

No comments:

Post a Comment